Çok mutluyum ben ya. Karnımdan tatlı bir gurultu geliyor. Şöyle demli çay içince enfes oluyor beah! Hayır tatlı bir osuruk akışı, sancısız, kokusuz falan… Nasıl desem? Pastel tonlu, sıcacık,tatlı bir rayiha yorganın altını kaplıyor.
Öyle demeyin! Soğuk gecelerde yorganın altını ısıtmak çok zordur!
Yani şimdi osurmanın felsefesini yapıp da canınızı sıkmak istemem. Hayır canınızın zaten çok sıkı olduğunun farkındayım. Yani siz canım okurlarımın ne kadar sıkı, ciddi canlarınızın olduğunu biliyorum. Lâubaliliğe zerrece tahammülünüz yoktur, biliyorum.
Kadınlarımız seçiyor, seçiliyor. Sapığın bininin bir para olduğu güzel ülkemizde her yaştan kadınımız, kızımız sakallısından sakalsızına kadar her “adayı”, gönlünün istediği gibi seçebiliyor. Bunu kim yaptı? Biz yaptık! Bize kadar aslında kadınlar okula gidemiyordu, biz gönderdik! Bize kadar kadınlar aslında kadın da değildi, biz kafalarına çadır gerdik, kadın oldular! Biz var ya biz! Çok mübarekiz biz!
Bak şimdi siyasete girmek üzereyiz iyi mi? Hayır siyasete girmek bi’ şey değil, orası kolay da.. Siyasetin girişi kötü oluyor.
Şimdi siyasetin tırtığı takılırsa malûm osuruk yanıcı malzeme, arka cebin birinde yangın söndürücü bulundurmakta fayda var. Ama gene de suyun nereden alındığına bakmakta fayda var…
Zaten kahraman bıyıklı, kara ağabeyler hırt hırt bakıp kırt kırt kesiyor. Osuruğun rahat çıkması için bağırsağa kurşun döküyorlar. Pişman değilim abi! Namusum benim! Namus için adam öldürürüm lan ben! Karaköy’de ne mi arıyordum? Orasını karıştırma lo!
Erkaaan, Nilgüüün, Ahmeet, Berkaaant, Cerkaaant, Derkaaant, Ammaaar, Yaseeef, Dubeydi, Mubeydi, Büşeyraaaaa, Müşeyraaa! Hepinizi çok öpüyorum canlarım benim!
Ciddi olun, adam olun, delikonlı olın!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder