http://www.1v1y.com

10 Kasım 2018 Cumartesi

Mercimek Lüleli Yarim




Mercimek alayım dedim, demez olaydım. Çünkü aslında nohut alacaktım. Ama mercimek çorbasıyla nohutlu pilâv arasında kaldım.
Mercimeğimiz Kanada’dan geliyormuş. Yahu misafir hayvan! Nasıl yiyelim  şimdi bunu? Aslında onu alıp gezdirmek falan lazım ama  bu günlerde cepte para yok. Cepte para olmayınca insan rahat oluyor.

Nasıl rahat oluyor? Yahu böyle insan sanki bir “hafifliyor”!  Kapitalist düzenin menivelaist jargonundan gelen o yoğun tüketim kompleksini sanki yaşanmışlıkların verdiği o engin deneyimlerle şıp diye aşıyorsunuz.

Aslında mercimek de nohut da beyin açar. Ama fazla açmasınlar diye yanına pilav yapılıyor misal.
Kafa dediğin nedir ki? Omuzların üstünde bir fazlalık! Bazısı bana “kafasız” diye hakaret ediyor. Ulan sanki sende var da ne işe yarıyor? Sanırsın Allah’ın günü atomu parçalıyor.
Aslında  atom dediğin nedir ki? Biz her gün kahvede neler parçalamıyoruz ki?
Misal… Bizim dahi Kadir bir gün: “Ne demeğe öyle sap gibi dikiliyorsunuz lan?” diye sordu.  Gene bir 10 Kasımdı galiba…

Yaklaşık bir dakika cevap vermeyince alındı, seninki.

“ Beni adamdan saymıyor musunuz lan?” diye  sorunca: “ Sen hele öl de bakalım senin içinde bir dakika sap gibi dikiliyor muyuz be Kadir!” dedik, mosmor oldu. Ha bir de millet buna bir tarafıyla gülüyor, deli meli sanıyor da  bizimkisi dondurmacıoğulları imparatorluğunun padişahı olduğu günden beri fesle dolaşıyor.
Manyak bir değil ki birader!

-        Esselamualeykum Rubeyba!
-        Ve aleykumesselam Ya Ammar!
-        Günün nasıl geçiyor gulguleytül bülbüleyl-i mücverim?
-        Ay nasıl geçsin habibim? Yolda gidiyorum, bir de ne göreyim her yerde sirenler falan! Dedim herhalde tavan karpuzu var!
-        Tavan karpuzu ne rubrubetül nurgüleylim?
-        Ay Amma! Konuşma öyle Arapça ya! Çok seksi oluyorsun…
-        Amannn Rubeyba! Öyle şeyler söyleme! İçim bir hoş oluyor. Ama merak ettim yahu “tavan karpuzu “ ne?  Canın tavan karpuzu aş erdiyse söyle evin tavanını karpuzlarla kaplayayım!
-        Ay öyle değil, çılgın şey! Hani böyle tavandan bir şeyler düşer ya. Bomba falan gibi..
-        Haaa!  “Hava taaruzu” olmasın o?
-        Bak gene yaptın!
-        Ne yaptım?
-        Arapça bir şeyler dedin…
-        Sen iste seni Arapçayla tartayım Rubeyba’m!
-        Oh Ya Ammar! Nasıl yaramaz bir şeysin sen öyle? Hihihihihi!


Biraz da tarkmayan, sarkmayan şarkılar falan dinlemeğe ne dersiniz?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder