Kabızken nefesi tutmamak lâzım.
Bu mühim bir sıhhî tavsiyedir; kulaklarınızı tıkamayınız! Zaten kulaklarınızdan
sıçmanız mümkün olmayacağından… Yoksa mümkün mü?
Hey! Yeni bir dünya mümkün dostum! Kulaklarımızdan
sıçabileceğimiz, burnumuzdan işeyebileceğimiz! Neden olmasın ha? Seni buraya
bağlayan ne ha? Kemperyalist bozduruk
türptüklerinin imgesel egemenlik tasarımları mı seni zincirliyor? Başörtünün
ucuna bir Mammoth maskotu tak, burnuna bir Belzebut hızması!
Senden moderni mi var be “hanım”? Hanımlar ter kokusu kolokyumuna hoş geldiniz…
Alkolsüz yeni sıçıptirik ıslak
mendilleriyle koltuk altlarınızın o vecih ve nezih günlerine dönmeniz mümkün!
Ayrıca yastık altı altınlarınızı da getirin, biz onları koklar, bağrımıza basar,
gereğini yaparız! Yatırımlarınızın yattığı
yerde, bütün perdeler örtük olacak merak etmeyin,: Hatta sanırım Tanrı bile
göremeyecek… Gerçi son kanun düdüğündeki
kararmağmahanelerden sonra bu kaç gün geçerli bilmiyorum ama?
Kabızlık zor zanaat, yemin
ederim! Başım ağrımıyor bak! Gördün mü?
-
Ya Ammar!
-
Söyle ya Ümmürübeyba’m!
-
Bu gene polikositik mi yaptı?
-
Memlekette
demokrasi var! Biz pilli iradeyiz!
Yaptırmayız!
-
Yaptırma Ya Ammar ebu Leblebim benim! Babacığım dedi ki belediye
OPTİ arazisini bahkeme dararıyla alınca orada bize de bir villa verecekmiş…
Şöyle türbanlar içinde mazbut, muhafazakâr, tuğralı muğralı bi şey… Nasıl? Ne
dersin?
-
Kaymak derim!
Ay pardon Ümmürübeyda’m… Yani ne diyeyim elbette “Allah!” derim…
-
De Ammar’ım, sakalları orman gibi halat kollu, iskele babası
bacaklı, şeyi şeyli…
-
Öhhööğ
Ümmürübeyda’m! Kaptırdın gene…
-
Ay ben senin o takkene nasıl kapılmayayım Ammar’ım!...
-
Bana bir
şeyle oluyor nur-ül gulgulüteynül
leblebetül dur-ül zübülem!
-
Senin o lisan-ı necibül nur-ül hitabın var ya Ya
Ammar içimi bi hoş ediyor!
-
Ah! Hiç
sorma, hiç sorma!
-
Ay ne yapıyorsun Ya Ammar, biri gelecek!
-
Ben ne
yaptığımı biliyor muyum nur-ül tecahül-i zarife-i debdebem! Oy oy oy!
-
Aaaah!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder